Abant gölü ulaşımı kolay bir mekan doğaseverler için. Yedigöller gibi "meşakkatli" bir yolculuğa gerek duymadan, adeta otobandan çıkar çıkmaz çok kısa sürede ulaşabileceğiniz bir yerde. Bu da elbette doğaseverler kadar "mangalseverlerin" de akınına uğramasına neden oluyor. Bu da bizler için fazla kalabalık demek aslında. Ama gülü seven dikenine katlanır demişler. Belki de o kalabalığın içinden kareler üretme şansı da demek aynı zamanda.
Özellikle kar yağdıktan sonra , çok daha keyifli bir görüntü sunuyor bize Abant gölü. Hem landscape fotoğrafı için doğru çekim yüksekliklerine ulaşabiliyorsanız güzel kareler çıkartmanız mümkün oluyor hem de yakın çekim sevenler için farklı alternatifler sunuyor.
Geçen sene katıldığım bir Abant gezisinde maalesef istediğim ışığı yakalayamamıştım. Kötü ışık koşulları elbette çekmeyi istediğiniz fotoğrafın kolunu kanadını kırıyor. Ama bir sonraki gezi için yine de en azından çekim yüksekliğini ve açısını kafanızda bir kenara yazıyor ve bir sonraki sefer "yakalayacağım" inşallah diyerek kendinizi avutuyorsunuz.
Örneğin şu yükseklik ve açı fena değil. Hatta biraz daha tırmanma şansına sahipsiniz aslında. Işık kötü olduğu için ve çevre yeterince karla kaplı olmadığı için daha fazla tırmanmadım. Ne çeksem "fotoğraf" olmayacaktı nasıl olsa. Işığın ve adam gibi karın olduğu bir sonraki sefere deklanşörümü erteleyerek o günlük vazgeçtim bu fotoğraf olabilitesi yüksek kareden.
Ama aklımda yeri ... Başka bir zaman , şartlar el verirse, bu kez "ekmeği" kapmak için yine gitmek üzere kendime söz verdim geçen sene.
Yamaçtan aşağıya indiğimde biraz daha "klasik" bir konu bulup; kızakla kayan çocuları pan çalıştım bir süre:
Yani, mekana landscape fotoğrafı için gidersiniz. Şartlar uygun değildir. Vazgeçersiniz.(Ama fotoğraftan değil elbet ... :) )
Başka bir alana yönlenirsiniz.
Belki klasik fotoğraf çalışmaktan sıkılıp, daha minimal karelere yönelir, daha soyut anlatımlar yakalamaya gayret edersiniz.
Önemli olan zihninizde her zaman alternatif fotoğraflar üretmenizdir. Neyi görmek isterseniz ona bakarsınız. Zihniniz neyi algılamaya hazırsa, onu bulur gözleriniz.(çok mu Freudyen oldu bu önerme , ne dersiniz? )
"İzler" projesine katılmanızdaki ana etken bence bu olmalı. Zihninizde yaratacağınız portfolyoyu çekmek için çaba sarf etmelisiniz bu projede.
Ama şunu unutmayın lütfen; fotoğrafın olmazsa olmazlarına dikkat edebildiğiniz ölçüde ayakta duracaktır çektiğiniz kareler.
Önce fotoğraf ...
Bakalım bu sene Abant nasıl kareler sunacak bizlere...
Saygılarımla
Hakan Hatay
13/01/2012
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder